Muhterem Hocam, Malumunuz Siyer’in En Temel Kaynağı Kur’an-ı Kerim’dir. Siyer-Kur’an ilişkisi bağlamında, Hz. Peygamber’in ve Aziz kitabımız olan Kur’an-ı Kerim anlaşılması konusunda neler söylersiniz?
Kur’ân-ı Kerîm’in sîret-i Nebî’nin en temel ve güvenilir kaynağı olduğunda şüphe yoktur. Zira Yüce Kitabımız bir yandan Sevgili Peygamberimizin iç dünyasına ışık tutmuş ve O’nun güzide yaşantısını bize örnek olarak sunmuş, diğer taraftan O’nun yaşantısına dair pek çok ayrıntıyı dikkatli okuyuculara armağan etmiştir. Bu noktada Kur’ân-ı Kerîm’de Mekke döneminde Resûl-i Ekrem’in müşriklerle mücadelesi, hicret olayı, Medine hayatının erken yıllarında müşriklerle yapılan savaşlar, farklı inanç grupları ile temasları gibi konulara dair serdedilen beyanların dikkate alınması, klasik siyer, tarih, tabakât türündeki eserlerdeki rivayetlerin daha iyi anlaşılmasına imkan verecektir. Kur’ân-ı Kerîm’in hakkıyla anlaşılması için Peygamberimizin siretine bigane kalınamayacağı da aşikardır. Çünkü “yaşayan bir Kur’ân” olan Peygamberimizi hakkıyla tanımak Hz. Âişe validemizin deyişiyle Kur’ân’ı bilhakkın okumakla mümkündür. Bu beyan bir bütün olarak Kur’ân’ın gerek O’na yönelik emirleri gerekse kıssaları aracılığıyla Sevgili Peygamberimizin şahsiyetini ilmek ilmek ördüğünü göstermektedir. Nitekim muteber kaynaklardaki pek çok hadis de bu hususun en önemli delilidir.
Geleneksel siyer kaynaklarında Kur’an-ı Kerim yeterince kullanılmış mıdır? Kur’an-ı Kerim’in Siyerin kaynağı olarak okunmasında nasıl bir yöntem izlenmelidir?
Klasik siyer kaynaklarımızda Resûl-i Ekrem’in yaşantısına dair çok açık beyanlar taşıyan âyetler, sebeb-i nüzülleri ile kaydedilmişse de, Kur’ân-ı Kerîm’in bir bütün olarak O’nun yaşantısını inşa ediş keyfiyeti yeterince işlenmemiştir. Bu noktada siyer kitapları, muteber hadis kaynaklarının yardımıyla ve mutlaka Kur’ân-ı Kerîm eşliğinde mütalaa edilmelidir. Bu metot hem sübut açısından daha güvenilir bilgilere ulaşılmasını hem de daha sağlıklı bir bakış açısına erişilmesini sağlayacaktır. Özellikle Kur’ân-ı Kerîm kıssalarının Sevgili Peygamberimizin yaşantısı ile olan irtibatları, sebeb-i nüzûl rivayetleri de dikkate alınarak tespit edilmeli; hicret zorunluluğu ve izni, kendisine yönelik suikast girişimleri ve topyekün tebliğ serüveni gibi siyere dair temalar mutlaka ilgili kıssalar bağlamında değerlendirilmelidir.