Hz. Peygamber’i tanıma çerçevesinde çok önemli bir boyut da onun egitim(cilig)idir.Müslümanların dindarlıklarının geregi olarak onu örnek edinmesi, egitim konusunda da söz konusudur. O’nu tanımadan örnek/model edinmek mümkün degildir.Kur’an-ı Kerim, Resul-u Ekrem’in vazife ve sorumluluklarından bahsederken “Peygamberin görevi,sadece teblig etmektir.” (Ibn Mace,Mukaddime, 17) buyurmaktadır.Teblig, sıradan bir ulastırma, mesajı salt bir duyurma demek degildir.Tebligin gerçeklesmesi için, kaynak kisinin zihnindeki anlamın/mesajın, aynen alıcının zihninde de yerini alması gerekmektedir.Bunu gerçeklestirmek, iletişimi gerçeklestirmek demektir.Iletisim süreci ise, egitim-ögretim süreciyle benzerlik arz etmektedir.Peygamber Efendimiz’in yapıp ettiklerini inceledigimizde tebliğ görevini tamamen bir eğitim ögretim sürecini yürüterek gerçekleştirdiğini görmekteyiz. Bizzat kendisi, zaten “Ben, ancak ve ancak muallim olarak gönderildim” belirttiği gibi, Kur’ân da onu tanıtırken bir egitimcinin niteliklerinden söz etmektedir. “Nitekim kendi içinizden size ayetleri okuyan, sizi arındıran, size Kitab’ı ve hikmeti ögreten, size bilmediklerinizi öğreten bir Resûl gönderdik.” (Maide, 5/99) “Insanlara gönderilenleri kendilerine açıklayasın diye sana Kur’ân’ı indirdik.” (Nahl,16/44), Birçok ayette de O’nun,“Dogru yolu gösteren rehber” (Sûra,42/52), “Allah’a, Allah yoluna davet eden, aydınlatıcı bir lamba, uyarıcı, müjdeleyici”, (Ahzab, 33/45-46)“hatırlatıcı” (Gasiye, 88/21) gibi, bir egitimcide bulunması gereken niteliklerinden söz edilmektedir. Hz. Peygamber, insanları egiterek kafalarını, kalplerini aydınlatmaya, düsünme, anlama, kavrama, seçme, karar verme…yeteneklerini gelistirmek için çalıstı. Onların fıtratlarını koruyup gelistirmelerine, kültürel anlamda insanlasma, insani yetkinlik düzeylerini yükseltme çabalarına rehberlik etti. Bu rehberliğiyle o, insanları bütün olumsuz ve gereksiz yüklerden, kendilerini esir alan prangalardan kurtarıp özgürlestirdi. Nitekim Kur’ân onu, insanların prangalarını söküp atan niteliginden de söz etmektedir: “O, onlara iyiligi emreder, onları kötülükten alıkoyar. Onlara iyi ve temiz seyleri helal, kötü ve pis seyleri haram kılar. Sırtlarındaki agırlıklarını indirir, üzerlerindeki prangaları/zincirleri/ bagları söküp atar. Ona iman edenler, ona saygı gösterenler, ona yardım edenler ve ona indirilen nura uyanlar var ya, iste onlar kurtuluşa erenlerdir.” (Âraf, 7/157) Dolayısıyla bütün bu anlamdaki ayetler, peygamberin tebliğ görevinin, tamamen bir egitimögretim görevi oldugunu açıkça ortaya koymaktadır.