Bismillahirrahmanirrahim…
Değerli okuyucularımız,
Rabbimize binlerce hamd-ü senâ olsun ki bu yeni sayımız ile birlikte yayın hayatımızın 5. yılını ikmâl etmiş bulunuyoruz. Günümüzde yayıncılık yapmak, özellikle de süreli yayınlar noktasında ülkemizin içinde bulunduğu maddi ve manevi atmosferde takdir edersiniz ki oldukça güç. Bu güçlük, son yıllarda kendini daha da hissettirdi. Bu sahada on yıllardır devam edegelen dergilerin, ya kapandığına ya da online (dijital) dünyanın cazibesiyle/zorlamasıyla matbu alandan çekildiğine maalesef şahit oluyoruz. Tüm bunların üstüne bir de pandemi kapımızı çaldı malum. Pandemi ile dünyamız hepten başka bir şekle evrildi. Birçoğunu yakından tanıdığımız çınarların teker teker bu âlemden gidişini çaresizlik içinde izledik. Bu vesile ile vefat edenlerimize rahmet, kalanlarımıza da sabr-ı cemil nasip etmesini Cenâb-ı Hakk’tan niyaz ediyoruz.
Değerli dostlar, her şeye rağmen hayat devam ediyor ve etmeli de… Cenâb-ı Hakk’ın biz faniler için bir süreliğine mesken tutmamıza müsaade ettiği imtihan dünyasındayız. İnsanlığın, bilhassa Müslümanların bu imtihan âleminden alnının akıyla çıkabilmesi kolay görünmüyor. Eski dönemlere nispeten modern zamanlar dediğimiz günümüz dünyasında ise Müslüman’ın imtihanının epey bir zorlaştığı da aşikâr bir hakikat olarak karşımızda durmakta. Hem değerlerine sahip Müslüman bir şahsiyet olarak kalmak hem de zamanın ruhuna uygun bir form ile hayata devam edebilmek… İşte bu, Müslüman için çifte bir yük ve imtihan demek.
“Modern Dönemde Müslüman Olmak” başlığıyla çıkan bu sayımızda günümüz Müslümanlığını, yukarıda kısaca ifade etmeye çalıştığımız ağır imtihanlar bağlamında ele almaya çalıştık.
Modern dünya ya da nam-ı diğer ‘modernite’nin hikâyesi, tarihi arka planı, felsefesi nedir? Müslüman birey ve toplum üzerindeki etkisi nasıl olmuştur? Yaklaşık 300 yıldır süren bu hesaplaşma/çatışmanın günümüzdeki durumu nedir? Geçmişte tecrübe edilen tecdid, ıslah, tanzim, reform gibi birçok denemenin sonucunda gelinen nokta nedir? Buna benzer pek çok soru ve sorunlar üzerinden meselenin çeşitli boyutlarını, alanının uzmanı birbirinden kıymetli kalemlerin yazılarıyla anlamaya çalıştık.
Ülkemizin yaklaşık 50 yıllık değişim ve dönüşüm tarihine şahitlik eden çınarlarımızdan Abdurrahman Arslan ve toplumun nabzını yakından tutan isimlerden Erol Erdoğan ile yaptığımız söyleşiler, bize daha yapılacak çok işimizin, alınacak uzun bir yolumuzun olduğunu bir kez daha hatırlattı.
5. yılın bereketinden midir bilinmez ama bu sayımız öncekilere nispeten hem sayfa sayısı (144) hem de içerik olarak oldukça hacimli oldu. Özcan Hıdır, Kasım Küçükalp, Âdem Apak, Muhammed Emin Yıldırım, Temel Hazıroğlu, Abdulaziz Tantik, Mehmet Soysaldı, Cihan Aktaş, Mehmet Evkuran, Yıldız Ramazanoğlu, Necdet Subaşı, Muhammed Enes Kala, Mustafa Tekin; bu sayımıza katkı sağlayan değerli kalemlerden bazılarıdır. Ayrıca her sayıda olduğu gibi genç kalemlerin yazıları da bu ilim sofrasının bereketini artıran güzelliklerden oldu. Bununla birlikte bu sayıdan itibaren her sayıda genç kalemlerin yazılarından oluşan bir veya iki sahâbî biyografisine yer vermeyi planlıyoruz. Bu biyografilerde özellikle halkımız tarafından pek tanınmayan sahâbîleri gündemimize almayı düşündük.
2020 milâdî yılının son günlerine tanıklık ettiğimiz şu günleri de bir şekilde hayırlısıyla atlatıp yeni yıla sağlık, sıhhat ve afiyet içerisinde girme duası ve temennisiyle…
Vesselâm…