Değerli Dostlar,
Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun…
7 Ekim’de başlayan ve dördüncü aya doğru yol alan büyük bir “katliama” şahitlik ediyor dünya. Siyonizm, Filistin’de ABD ve Avrupa’nın desteği, İslâm ülkelerinin sessizliği sayesinde katliamını sekiz milyarın bakışları arasında pervasızca sürdürüyor. Çocuklar, kadınlar, yaşlılar evleriyle birlikte orantısız vahşet karşısında tam bir çaresizliği yaşıyor ve tüm insanlığı yol ayrımına taşıyor. Batı’da katliamlara destek veren hükümetlere inat milyonlarca insan yollara düşüp bu vahşet karşısında devletlerinden farklı düşündüklerini ortaya koyuyor ve zulme karşı sessiz kalmıyorlar.
Bu durum karşısında dünyayı ateşe vermeye hazır Siyonist aklın; amel, hedef ve amaçlarını anlamak bir zorunluluk olarak karşımıza çıkıyor.
Siyer Dergisi olarak “İsrailoğulları’ndan Siyonizm’e Yahudilik” meselesini bütüncül bir bakışla ele alma ihtiyacı duyduk. Allah’ın bir zamanlar nimetler bahşettiği bir kavmin, zamanla çizgisinden çıkması, “Kitab”ı tahrif ederek ırka dayalı bir “din” kurgularken bütün insanlığı kendine köle telakki eden anlayışının bilinç altını ve üstünü, tarihi seyrini; Kur’ân’ın ve insanlığın ortak tecrübesi ışığında ele alarak günümüzdeki durumun zihnî ve duygusal dinamiklerini tespit çabasına koyulduk. “Yahudilik” eğiliminin ne olduğunu? Siyonizm’e nasıl evrildiğini bilmeden, modern dönemde küresel akış içindeki etkinliğini tespit ve anlamlandırmak eksik kalacaktır.
Savaşlar, göçler, tehcirlerle ülkesizliğin, yurtsuz ve yersiz oluşun avantaja dönüş öyküsü üzerinden hayatın can damarlarına sızan gayr-i ahlâkî bir tutum ve davranışın; tüm insanlık için nasıl bir tehlike arz ettiğini ve kirli niyetle dünya ölçeğinde hangi sektörlerle siyasete ve ekonomiye yön verdiklerini bilmek zorundayız.
Tebliği olmayan bir dinin insanın anlamını seçkin bir zümreye ait görmeyle ancak tebarüz edebilir…
Bu sayımızda farklı disiplinlerden kalemlerin konuya ayrı zaviyelerden yaklaşan yazılarıyla meseleye dair daha kapsamlı tahliller yapma imkânı elde ettiğimizi düşünüyoruz.
Halkların, katliama destek veren hükümetlerine karşı tepkisel duruşları üzerinden “başka bir dünyanın” imkânını; vicdan yurdundan başlatmanın Arşimet noktası olarak tespit etmek isabetli olsa gerek…
Bu sayıda yazılarıyla değerli katkılarından dolayı Mustafa Kıranatlıoğlu, Ömer Faruk Araz, Mustafa Tunçer, Muhammed Emin Yıldırım, Ömer Sabuncu, Musa Biçkioğlu, Abdulkadir Turan, İsmet Eşmeli, Sezai Balcı, Ahmet Faruk Asa, Mustafa Alıcı, Şinasi Gündüz, Yusuf İzzettin Okumuş, Ahmet Mercan, Hamza Türkmen, Maruf Çelik, Turan Kışlakçı, Abdulaziz Tantik, Ersin Çelik, Recep Songül, Gülden Sönmez, Halid el-Üveysi, Ebrar Elveren, Bahriye Kaman, Abdulhamit Güler, Mikail Çolak, Mehmet Ferhat Ünalan, Rumeysa Döğer, Kevser Özdağ’a teşekkür ediyoruz.
Selam ve dua ile…