Tarih Yazan Filmler ve Sinemayı Yazan Tarih
Abdülhamit Güler
Tarih yazımı tarihçilere bırakılamayacak kadar önemlidir. İrrite etse de sözler içinde bir söz olduğunu söyleyebiliriz. Daha önce söyleyen oldu mu bilemiyorum fakat tarihin değişkenliğine işaret etmek için dile gelmesi gereken bir ifade diye düşünüyorum. Bir Balkan sözü de der ki: “Mutlak olan gelecektir, geçmiş sürekli değişir.”Yani tarihi vesika dediğimiz şey yazanın elinde yorumlanarak bugüne ulaşan metinden başkası değildir. Tarihi olayların coğrafyalara, ülkelere, milletlere göre değişmesinin sebebi de budur. Hal böyle olunca tarihin ne anlattığından ziyade tarihi yazanların ne anlatmak istediği önem arz ediyor.
Söz konusu sinema olunca hem tarih yazımı hem de gelecek tasavvuru birbirini destekleyen unsurlar olarak karşımıza çıkıyor. Ele alınan konunun yorumlanmasından ziyade, filmlerin oluşturduğu gerçeklik sebebiyle sinemada tarihi olayların ele alınması ve ortaya çıkan sonuçları pek de masum göremiyoruz. Misal, İstanbul’un Fehti’nin filmini Türkler yaptığında fetih denir, Netflix yaptığındaysa işgal iması çıkar. Tarihi vesikalar sabit ise farklı yaklaşımın sebebi ne olsa…