Tarihin Milliyetçilikle Yorumu ve Şanlı Tarih Yaklaşımı
Prof. Dr. Ergün Yıldırım
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi- İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi
Tarih, belli bir felsefe ile yapılır. Buna “tarih bilinci” de denir. İnsanlar, tarihi belli bir bilinçle yorumlayarak hayatlarını temellendirirler. Bu temellendirme, geçmişte yaşanmış hadiselerin ortak bir akışına dayanır. Örneğin İslâmiyet, peygamberler üzerinden giderek belli bir tarih bilinci sunar. Hak ve batıl mücadelesi, peygamberlerin tebliği, inkârlar ve inananlar münasebeti ve helak olan toplumlar… Bütün bu tarih anlatılarında Müslüman bireyler ve toplumlar belli bir tarih bilinci kazanır. Tarih, ruhsal alanla ilişkilidir, Tanrı’nın müdahalelerine açıktır, döngüseldir, insanın nispi iradesine yer verir. Birey, bu tarih bilinciyle geçmişi algılar ve bugünle temasını kurmaya çalışır.
Moderniteyle beraber tarih bilinci de dönüşür. Buna modern tarih felsefesi de demek mümkün. Georg Wilhelm Friedrich Hegel, bu yaklaşımı ortaya koyan felsefecilerin başında gelir. Giambattista Vico ile başlatanlar da vardır. Ancak Hegel, sistem sahibi tarih filozofudur. Bu nedenle sistemli bir tarih bilinci geliştirir. Bu tarih bilinci nesnel, seküler ve evrimcidir. Johann Gottfried Herder de bunu milliyetçi ve ulusal bir konsepte yerleştirir. Artık tarih, evrimsel bir süreçle oluşan, ilerleyen ve tamamlanarak mükemmelleşen bir alandır. Hegel, buna “tarihin sonu” adını veriyor. İnsanlar yeryüzünde yaşayarak ilerler ve tarih de bu ilerleme çerçevesinde gerçekleşir. Barbar ve ilkel toplumların tarihinden modern ve medeni toplumların tarihine ulaşılır. Modern uygarlık…