Bu kitap, Dr. Theodor Herzl’in Dünya Yahudilerine karşı haykırışlarla yankılanırken, Yahudi Devleti’nin kurulmasının sadece bir hayal olmadığı, aksine bir zorunluluk olduğu ileri sürülmektedir. İçinde yaşadığımız bu dönemde, Yahudilerin karşılaştığı sefaletin ve düşmanlığın bir çözüme kavuşturulması gerektiğini savunan bu eser, siyonist hareketin temellerini ve geleceğini tartışıyor. Kitap, hayırseverlik çizgisinde bir ütopyadan ziyade, kaçınılmaz bir sonucun ve bir toplumun arzusunun sonucu olarak Yahudi Devleti’nin nasıl kurulabileceğini detaylarıyla ele alıyor. Bir hayali resim çizmekten ziyade, yazar, mevcut gerçekler ve tarihsel olaylardan yola çıkarak, Yahudilerin bir devlete olan ihtiyaçlarını ve bu devletin nasıl kurulabileceğini tartışıyor.
Yahudi ulus devleti fikrinin asıl savunucusu Theodor Herzl şöyle demektedir: “Bir ulus, daima ve her yerde eğitilebilecek koca bir çocuktur. Ancak bu koca çocuğun eğitimi en uygun şartlarda bile, daha önce ifade edildiği gibi, çok zaman alacaktı, ki başarıyla tamamlanmış metotlardan önce diğer vasıtalarla biz kendi güçlüklerimizi ortadan kaldırabilelim.”
Herzl, önce toplanmak ve bir ulus olmaktan, yer ve zaman ne olursa olsun sürekli büyümekten bahsetmektedir. Büyümek için sabırla çalışmayı ifade eder. Ama esas meselenin kendi içlerinde anlaşmaya varıp bir hedef koymalarından bahseder. Siyonizmin kurucusu kabul edilen Theodor Herzl, ırkına vadedildiğine inandığı Filistin topraklarında bir devlet kurma düşünü Yahudi Devleti’nde kaleme aldı. Kuruluşunu göremediği devletin bayrağının tasarımından göçmenlerin yolculuk ön hazırlıklarına, yerleşilecek toprağın ıslahına, günlük çalışma saatlerinin sınırlanmasına varıncaya kadar ayrıntılı tarifleriyle planlanan Yahudi Devleti, bugünün ve geleceği tasvir edecek niteliktedir.